13 Şubat 2012 Pazartesi

televizyon

Adam kapıyı açtığında polislerle karşılaştı. Heyecanla sordu;







-“Bir şey m istediniz efendim?” Komiser olanı cevap verdi.






-Evinizi soyan hırsızı yakaladık beyefendi.






Adam genci bir müddet süzdükten sonra:”-Buyrun içeri girin” diye kenara çekildi. Hep birlikte oturma odasına geçtiler. Adam önce polislerin sonra da gencin elini sıktı.






-“Geldiğinize sevindim. Bu gençle tanışmayı da çok arzu ediyordum.” Polislerden biri lafa karıştı:






-Bu delikanlı sivil polis değil hırsızdır.






-“Hırsız olduğunu bilorum, şikayetçi değilim artık.” Herkes şaşırmıştı. Adam misafirlerine şeker ikram ettikten sonra konuşmaya devam etti;






-Evim soyulmadan önce geç vakitlere kadar oturur, haliyle sabah namazlarına kalkmazdım. Ve çok istediğim halde günde bir sayfa bile Kur’anı Kerim okumaya vakit bulamazdım. Kıldığım namazlar da da aceleden hep yarım yamalak olurdu. Delikanlı beni bu gafletten kurtardı. Çünkü televizyonumu çalmıştı.(Cüneyd Suavi)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yüksekten bakar ise Gönül yüksekte gezer, dem-be-dem yoldan azar, Dış yüzüne o sızar,içinde ne var ise...

Değerli yorumlarınız için çok teşekkürler...