1 Ağustos 2012 Çarşamba

Kısaca Arakan Tarihi

Bir Güneydoğu Asya ülkesi olan Arakan; Bangladeş, Hindistan ve Çin ile komşudur. Arakanlılar geçmişte 50 bin kilometre karelik bir toprak parçasında yaşıyorlardı ve bu bölgeye Arakan deniyordu. Fakat şu an Arakan Halkı 10 bin kilometre karelik bir bölgede yaşıyor. Arakanlı Müslümanların nüfusları da 2 milyona düştü. İslam’ın Arakan’a ilk defa 8. yüzyılda bölgeye gelen Arap tüccarlar ve dervişler vasıtasıyla girdiği tahmin ediliyor. 13. yüzyıla gelindiğinde Arakan Halkı tamemen Müslümanlaştı ve 1430 yılında Arakan İslam Devleti kuruldu. Arakan İslam Devletinin ilk sultanı ise Süleyman Şah’dır. Arakan İslam Devleti 1784 yılına kadar bölgeye hükmetti. Bu dönemde Arakan bir ticaret ve ilim merkezi oldu. Portekizliler, Hollandalılar uzun yıllar Arakanla ticaret yaptılar ve Arakan ekonomik olarak güçlü bir hale geldi.
 
İSLAM DEVLETİNİN HÜZÜNLÜ VEDASI
 
Bugün petrol ve doğalgaz açısından Güneydoğu Asya’nın en zengin topraklarına sahip olan Arakan, tam 350 yıl İslam’la yönetildi. 17OO’lü yıllardan itibaren Budist Burma Sultanlığı’nın saldırılarına uğramaya başlayan Arakan İslam Devleti, Müslüman Halkın gösterdiği büyük direnişe rağmen 1784 yılında yıkıldı. İslam Devletinin yıkıldığına şahit olan Arakanlı Kadınların günlerce gözyaşı döktükleri rivayet ediliyor. Burma Sultanlığı, Arakan İslam Devleti’ni yıksa da bölgeye tam olarak hâkim olamadı. 19. Yüzyılda Arakan’ı işgal eden yeni sömürgeci güç İngiltere’ydi. Arakan’ı iliklerine kadar sömüren ve Arakanlı Müslümanları maden ocaklarında zorla köle olarak çalıştıran İngiltere, bölgeden ayrılırken Arakan’ı Burma Sultanlığı’na bıraktı. İngiltere, Ortadoğu’da oynadığı oyunun aynısını bu sefer Asya’da oynuyor, burada da cetvellerle sınırlar çizerek ardında kalan sorunlar yumağıyla bölgeyi askeri olarak terk ediyordu.
 
ARAKANLILAR’IN ÇİLE DOLU GÜNLERİ
 
Myanmar geçmişte Burma Sultanlığı olarak biliniyordu. Fakat Burma Sultanlığını deviren Askeri Yönetim, ülkenin adını Myanmar olarak değiştirdi. Myanmar’ın nüfusu şu an 51 milyon civarında ve Myanmar halkının yüzde 80′i Budizme inanıyor. Arakan Halkı, İslam Devleti’nin yıkılmasının ardından Budistler tarafından sürekli olarak din değiştirmeye zorlandı. Fakat Arakanlı Müslümanlar her ne pahasına olursa olsun dinlerini terketmediler. Bunun üzerine Burmalı Budistler, askerlerden aldıkları destekle Arakanlı Müslümanlara yönelik büyük bir katliama giriştiler. 28 Mart 1942 yılında ilk olarak Minbya şehrine bağlı Çanbilli Köyü’nde başlayan, daha sonra da bütün Arakan’a yayılan bu katliamda en az 150 bin Arakanlı Müslümanın öldüğü tahmin ediliyor. Bu tarihi katliam esnasında yüzbinlerce Arakanlı vatanını terk ederek komşu ülkelere sığındı.
 
NE WİN ARAKANLILARA SAVAŞ AÇTI
 
Toprakları işgal edilen Arakanlı Müslümanlara yönelik ikinci saldırı dalgası 1962 yılında askeri darbe ile yönetimi ele geçiren Komünist General Ne Win tarafından başlatıldı. Yüzlerce İslam Âlimini kurşuna dizdiren Ne Win, Arakan’daki bütün camilerin kapısına kilit vurdurdu ve camiler birer eğlence mekânına dönüştürüldü. Ne Win’in imza attığı en büyük zulüm ise Arakanlı Kadınlara yapılanlardı. Arakanlı Kadınlar askerler tarafından toplama kamplarına götürüldüler. Bu kadınların birçoğu toplama kamplarında tecavüze uğradı ve tecavüz sonucu hamile kalan kadınlar zorla Budist erkeklerle evlendirildi. Bu dönemde yine hacca gitmek, kurban kesmek, toplu olarak namaz kılmak ve diğer ibadetler yasaklandı. İnsan hakları kuruluşları tarafından açıklanan resmi rakamlara göre Arakan’da 1962 ile 1984 yılları arasında 200 bin Müslüman öldürüldü. 1 miyona yakın Arakanlı da komşu ülkelere, özellikle de Bangladeş’e kaçtı.
 
İZİN ALMADAN ÇOCUK YAPAMIYORSUNUZ
 
Arakan’daki müslümanlar bugün de Mymar Askeri Diktatörlüğü tarafından dayatılan inanılmaz uygulamalarla karşı karşıyalar. Evlenmeyi veya çocuk sahibi olmayı düşünüyorsanız, mutlaka devletten izin almak zorundasınız. Bu nedenle evlilik yaşı gelen Arakanlı Gençlerin birçoğu ülkelerinden kaçarak başka bir ülkede evleniyorlar. Arakanlı Müslümanlara getirilen bir başka yasak da seyahat yasağı. Ülke içinde bir yerden başka bir yere gitmek istiyorsanız veya evinize bir misafir gelecekse bu durumu mutlaka devlete bildirmeniz gerekiyor. İnsanı hayrete düşüren bir başka yasak da eğitim alanında. Arakanlı çocuklar sadece ilkokul eğitimi alabiliyorlar. Arakanlı bir çocuk lise veya üniversite okumak istiyorsa mutlaka din değiştirip Budist olmak zorunda. Arakan’da şu an, ezan okumak veya çocuklara Kur’an dersi vermek ölüm sebebi olarak yetiyor. Mymer’deki bütün bölgelere 24 saat elektrik verilirken, Arakanlılara günde sadece 4 saat elektrik veriliyor. Yine Arakanlı Müslümanların internet gibi iletişim araçlarını kullanmaları da askeri yönetim tarafından yasaklanmış durumda.
 
ARAKANLI MÜSLÜMANLARLA NE KADAR KARDEŞİZ?
 
Arakan’da yaşananlar sadece bu anlattıklarımla sınırlı değil elbette. Bu anlattıklarım yaptığım kısa bir araştırma sonucu tespit edebildiklerim. Ülkeye hâkim olan baskı rejimi nedeniyle Arakan’dan dışarı doğru dürüst haber çıkmıyor. Kim bilir Arakanlı Müslümanlar her gün ne tür sıkıntılarla karşı karşıya kalıyorlar’ Arakanlıların Türkiyeli Müslümanların kardeşliğine, desteğine ve dualarına bugün her zamankinden daha fazla ihtiyaçları var. Bizden Filistin, Irak, Patani, Çeçenistan, Afganistan ve Somali için ettiğimiz duaların arasına Arakan’ı da eklememizi ve Osmanlı Halifelerinin torunları olarak onlara kol kanat germemizi istiyorlar. Bu masum ve anlamlı istek inşallah bir gün gerçekleşir.

BİR ANI: Aşağıda size anlatacağım olay kısa bir zaman önce Arakan’da yaşandı. Sadece bu olay bile Arakanlı Müslümanların ne tür baskılarla karşı karşıya olduklarını bütün çıplaklığıyla gözler önüne seriyor: ‘Arakan’da yaşayan bir grup Müslüman devletten izin alamadıkları için izinsiz olarak Sittwe Şehrinden Rangoon Şehrine otobüsle yolculuk yapmak istediler. Yocuların amacı yakınlarını ziyaret etmekti. Arakanlı Müslümanlara yönetim tarafından 1988 yılından beri seyahat yasağı uygulandığını bilen Arakanlılar, bu yasağı delmek için Budist kıyafetleri giyerek yola çıktılar. Sittwe yakınlarındaki Min Chaung köprüsünde askerler tarafından durdurulan Arakanlı Müslümanların Budist olmadıkları anlaşılınca, yolcuların hepsi tutuklandı. Yocular çıkarıldıkları mahkeme tarafından Müslümanlara uygulanan seyahat yasağını delmek suçundan 6 ay hapis cezasına çarptırıldılar.’
(Adem Özköse, Gerçek Hayat Dergisi, 2008)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yüksekten bakar ise Gönül yüksekte gezer, dem-be-dem yoldan azar, Dış yüzüne o sızar,içinde ne var ise...

Değerli yorumlarınız için çok teşekkürler...