24 Ocak 2011 Pazartesi

Mucizevî Meyve Hurma

Mucizevî Meyve Hurma



Hurma sıcak iklimlerde yetişen bir meyvedir. Sekiz bin seneden beri varlığı söylenen hurmanın yetişmesi için iki unsur çok önemlidir. Biri su diğeri ise sıcaklıktır. Yani güneş. Bu ikisinden biri yeterli derecede olmazsa hurma yetişmez. Bundan dolayı hurmanın meyve vermesi sadedinde şöyle bir söz söylenir. “kökü sudan, tepesi güneşten ayrılmaması gerekir.” Bunu şu şekilde de ifade etmişlerdir. “Hurmanın ayağı cennette başı ise cehennemde olmalıdır.” Bu gerçekten doğrudur. Suyu bol yerde ekilen hurma ağaçları her ne kadar büyüyüp boy atsa da meyve verme sürecinde yeterli güneşi bulamadığından meyvesi olmuyor. Olan meyvelerde güdük kalıyor. Aynı şekilde güneş varsa su yoksa yine bu mümkün olmuyor. Hurma ağacının gövdesi geniş, silindirimsi ve uzundur. Bu iri yapı sıcak bir ortamda hayatını devam ettirebilmek için devamlı su istemektedir.






Hurma meyve olarak çok yararlı bir gıdadır. Onda insan bünyesi için gerekli her şey vardır. Yağ, protein, vitamin, mineraller vs. sizin bir çok şeyi yeyip alabileceğiniz bu ihtiyaçları hurma tek başına karşılar. Bundan dolayı bir insan yalnızca hurma yiyerek yaşamını devam ettirebilir. Ama başka bir şeyle bu mümkün olmaz. Vücutta halel (dengesizlikler) meydana gelir. Efendimiz s.a.v. zamanında insanlar bazen uzun zaman yiyecek bir şey bulamazlardı. Sadece hurma yerlerdi. Su içerlerdi. Ama hasta olmazlardı. Sahabi Hz. Aişe validemize soruyor. Efendimiz zamanında evinizde ne yer içerdiniz. O da tarihin ayağa kalkıp dinleyeceği şu sözü söylüyor. “. Evimizde bazen iki üç ay geçerdi de ateş yanmazdı. Peki ne yerdiniz? “Esvedân” Yani hurma ve su…işte canlı örneği kainatın efendisinin hanesi; hurma yemekle aylarca hayatını devam ettiriyorlar. Efendimiz bir defasında hurmanın doyuruculuk ve kifayet ediciliğini açıklamak için Hz. Âişeye “Yâ Âişe evinde hurma olmayanlar açtırlar”. Buyurmuştur. Bu sözü iki veya üç defa tekrarlamıştır.






Kadimden bu yana Araplar için hurma önem arz eden bir meyvedir. Şairler şiirlerine konu etmişler, kendilerine ilham kaynağı saymışlar,onu en güzel şekilde vasfetmek için yarışmışlardır. Hakkında şarkılar söylenmiş ve darb-ı meseller vurulmuştur.






Bu günün Arapları da hurmayı, yaşamlarındaki onlar için önemine binaen gerçek yerine koymaya ihtimam gösterirler. Ondan dolayı her yılın 15 Eylül günü hurma günü dür. Senede bir günün hurma günü olması Araplar için çok görülmemelidir. Eski zaman dan beri hurmanın Arapların hayatında önemi çok büyüktü. Hemen hemen hayatın her noktasına girmiş durumdaydı. Açlığı gidermenin, tedavinin, hediyeleşmenin, misafire ikramın tek adresi hurma idi. Bu gün Arap Devletleri Birliği ortak bir kararla bu günü şenlik günü ilan ederler. Bu günde hurma ile ilgili açık oturumlar, brifingler, ziraatının yalgınlaştırılması ile ilgili teşvikler, ziraatındaki incelikleri anlatma, stoklama ve dikkat edilmesi gereken hususları belirtme ve hurmadan modern bir şekilde en fazla istifade etme yollarının araştırılması gibi konularla ilgili faaliyetler yapılır.






Hurma ağacı çok nazlı bir ağaçtır. Bakımı da öyle kolay bir şey değildir. Çok ihtimam ister aynı zi ruhlar gibi hassastır, duygusaldır. Bir çocuk bakımı gibi dikkat etmek gerektir. Aşağıda bu konuya değineceğiz.






Nakhle Yandaki resme tıklayarak büyüğünü görebilirsiniz.


Hurma ağacının ismi Arapça nakhle dir.( Hı harfi ile) Allâme






Nimetullah Cezâiri “Envarun Numâniye” adlı kitabında şunu zikreder.






“Allah (cc.) Meleklere Ademi yaratacağı zaman Ademin toprağını bir eleğe koymalarını emretti. Koydular ve elediler. Saf ve ince olanından Adem yaratıldı. Elekte geriye kalan kısımdan da hurma yaratıldı.” Nakhle elekte kalan veya elenen anlamında dır. Ademin toprağının geriye kalanı anlamında hurma ağacına nakhle denmiştir.






Hurma ağacı incelendiğinde özellikleri açısından gerçekten de insana çok benzediği görülecektir. Özellikle döllenme konusunda insanı dehşete düşürecek kadar benzerlikler vardır.






Hurma ağacının insana benzemesi konusunda efendimizden bize bildirilen hadisler vardır. Sadece insana değil Müslüman insana benzemesi konusunda şu hadis bildirilir.






İbni Ömer anlatıyor.






“Efendimizin yanında otururken hurma ağacının közü getirildi. Efendimiz şöyle bir soru sordu. “Ağaçlardan bir ağaç aynen Müslüman adama benzer Yaprağı düşmez. Söyler misiniz bana hangi ağaçtır o?






Orada bulunanlar çöl ağaçlarına daldılar benim aklıma hurma olduğu geldi. Söylemeye niyetlendim ama baktım ki ben orada olanların en küçüğüyüm sustum. Efendimiz buyurdular ki “o ağaç hurma dır.”






Hurma ağacının özellikleri


Hurma ağacı şekil olarak palmiye ağacı ile benzerlik arz eder. Aynı neslin farklı bireyleridir. Dalları ona göre daha uzun ve yaprakları daha incedir. Gövdesi kesilmiş dalların kalıntıları ile kaplıdır. Bu dalların araları ise liflerle doldurulmuştur. Lifler ve dallar hakkında daha sonra söz edeceğiz. Hurma ağacı bir çok ağaca nispetle daha kalın ve dik bir gövdeye sahiptir. Hurma ağacı sıcak ve suyu seven bir ağaçtır. Sıcak ve su bir arada olmazsa meyve vermez .çekirdekten yetiştirilebilir ama daha sıhhatli olması için kendi bünyesinden çıkan filizlerden (yavru tabir edilir.) yetiştirilir.






Bu yavrular topraktan değil bizzat ağacın bünyesinden neşet eder. Daha sonra belli bir zaman sonra yani tabir caizse doğum vakti geldiğinde o, adeta bir sezaryen ameliyatı gibi bir ameliyatla alınır ve annenin yakınında bir yere dikilir.






Bu suretle yavrudan alınacak olan meyve hem annenin verdiği meyvenin aynısı olur hem de daha kısa bir sürede alınır. Ayrıca ağaç çekirdekten yetişen ağaçtan daha sağlıklı olur.






Hurma ağacının meyve verebilmesi için insan eliyle döllenme yapılması gerekir. Erkek hurma ağcından alınan erkeklik polenleri dişinin konması gereken noktasına belli miktarda konularak döllenme sağlanır. Hurma ağacının parça ve bölümleri başka ağaçlara hiç benzemez. Bu konuya aşağıda değineceğiz.






1 yorum:

  1. halbuki hurmayı ne çok severim de bilmediğim ne çok şey varmış onunla ilgili.

    bu intizam karşısında iman etmemek, hayretlere düşmemek elde mi?

    keşke bir 15 Eylül günü Arap ülkelerinden birinde bulunabilsem...

    çok teşekkürler bilgiler için devamı olsa onu da okurdum vallah. Rabbim razı olsun

    Selamun Aleykum.

    YanıtlaSil

Yüksekten bakar ise Gönül yüksekte gezer, dem-be-dem yoldan azar, Dış yüzüne o sızar,içinde ne var ise...

Değerli yorumlarınız için çok teşekkürler...