25 Eylül 2012 Salı

geç kaldım ferman karaçam


Ferman Karaçam'ın kendi sesinden "Kor Ayaklar" şiiri...


Geç kaldım
Bölüşüldü gökler
Talan edildi güneş

El konuldu ay yüzlü çocukların mehtabına
Yıldızlar sökülüp alındı gecelerimizden

Islanamadım parmaklarında
Göğsüme ılık ılık rüzgarın değil
Ateşin düştü
Bu yüzden
Alnıma granitler sürüyorum
Çağdaş yasalardan
Ve keskin sözlerden

Bir İstanbul gecesine
Dokunup geçiyor kanatlarım

Bir neon lambasından sızıyorum
Köprü altı çocuklarının gözbebeklerine

Afrika'da çöl
Asya'da dağ
Ortadoğu'da Kan'ım

Bir kadın çığlığıyım Laleli'de
Kartal bakışlı bir çocuk oluyorum Caharkale'de
Ve sivri uçlu ağır bir Taş'ım Filistin'de

Alnıma kristaller sürüyorum
Tipili yollarda

Yüreğimi güneşine ayarlıyorum
Ve geçiyorum
Yüzleri mor mendillere yapışmış
İnsanların ülkesinden

Geçiyorum
Pabuçları hindi kanına bulanmış
Adamların yanından

Arınamadım parmaklarında
Ciğerime serin sebillerin değil
Ateşin düştü

Bir damla bile olamıyorum
Tatsız tuzsuz bir akşam üstüyüm
Kolsuz kanatsız bir yalnızlığım bu şehrin
Gül yakılan bulvarlarında

Ve Urfa'da hazan
Malatya'da sancı
Dilimde mavera
Boynumda engizisyon

Koynumda kor gibi ayakların
Ateş gibi sözlerin

Düşerse ateşin bir zenci kalbine
Kavurur çöl eder
Nara döndürür

Sıcak iklimleri sever gözlerin
Dilerse bir bakar
Yare döndürür

Alevlendirir hasret Kor'dandır gurbet
Fakat sana hasret Bal'a döndürür

Başında bulutlar ay iki büklüm
Mazlum kalplerini sana döndürür

Sevgili sevgili canların canı
Dünyayı yaratan sana döndürür

Sana dönüyorum sana
Ki sen
Bestesisin ol emrinin

Sana dönüyorum
Ve
Baygın baygın bakıyorum mevsimlere
Gelmişler ve gitmişler habersiz
Sana dönüyorum ve
Deli bir tay fışkırıyor gövdemden
Gövdem alçalıyor ayaklarına
Gövdem alçalıyor adına

Adın başka bir sancak
Adın başka bir ülke
Kime ne adından
Söylemem
Söyleyemem

Yutkunuyorum zaferimin sarhoşluğunu
Asırlık bir çınarım ben kupkuru
Hafızası boşalmış dillere destan bir çılgınım ben
Günahkâr ve asi

Ve ah bir deli rüzgâr olmalıydım şimdi
Tutuşturmalıydım mabetlerini bu şehrin
Yakmalıydım yüreklerini bebeklerin
Ve bir ışık patlamasıyla
Sarsmalıydım kocaman bedenleri

Bir damla olmalıydım bulutunda ah efendim
Bir damla
Süzülmeliydim gözlerinden Bahira'nın
Geç kaldım

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yüksekten bakar ise Gönül yüksekte gezer, dem-be-dem yoldan azar, Dış yüzüne o sızar,içinde ne var ise...

Değerli yorumlarınız için çok teşekkürler...