APTAL AHMAK TÜRKİYELİ KOMÜNİSTLER
İstanbul’da, Gaziosmanpaşa Meydanı’nda DHKP-C militanı bir kız, Mücahid Danışman isimli polis memurumuza, arkadan yaklaşarak 8 kurşun sıktı. Gazetelerimizin yazdığına göre bu kız, Yunanistan’ın Lavrion kampında eğitim gördükten sonra Türkiye’ye gelmiş. 2005 yılında Trabzon’da yapılan bir mitinge katılmış. Orada, halk tarafından linç edilmek istenmiş. Ama polisimiz, halkın linç davranışına mâni olarak. Kızı ölümden kurtarmış. Sonra bu militan, 2009 yılında bir başka kargaşaya katılmış. Orada da onu halkın elinden bizim polisimiz çekip almış. Sonra o militan polisimize minnet borcunu ödemek için, Mücahid Danışman’a arkasından yanaşarak 8 kurşun sıkmış. Danışman evliymiş. 2 yaşında bir kız çocuğu varmış. Eşi de iki aylık hamile imiş. Ben de, bu rezil, bu kahpe cinayet yüzünden, iki günden beri âdeta kolsuz, kanatsız haldeyim. Bugünkü yazımı çok ama çok zor yazıyorum. Kelimeleri bulmakta zorlanıyorum. Yani tam bir saatten beri âdeta çırpınıp duruyorum... Bu nasıl bir çiledir ya Rabbim? Bu nasıl bir iştir? Bu komünist kafaları, nasıl bir kafadır? Bu komünist ahlâkı, nasıl bir ahlâktır? Bu Yunan milleti nasıl bir millettir? Bu Yunan devleti de, NATO Antlaşmasına, bizimle beraber imza koydu. O antlaşmanın 5. maddesine göre; Bir NATO devletinin toprak bütünlüğüne yapılan saldırı, bütün NATO ülkelerine yapılmış kabul edilecek. Ve bütün NATO devletleri, toprak bütünlüğüne saldırılan devletin yanında yer alarak savaşacaktır. Şu dehşetli tezata bakın: ABD, İngiltere, Fransa, İtalya, Türkiye, Yunanistan, Belçika, Hollanda, Norveç, Lüksemburg... gibi devletler NATO Antlaşmasına imza koyarak, dost olduklarını ilân ettiler. Bu nasıl dostluktur ki, bütün bu NATO devletleri PKK militanlarını ve bizim ahmak komünistlerimizi, kendi ülkelerinde eğiterek, silahlandırarak Türkiye’ye gönderiyorlar. Şu bizim hainler ve gafiller güruhunun ellerindeki en modern silahlar, bombalar, dinamitler... NATO’dan müttefikimiz olan devletlere ait. Bu nasıl dostluktur? Bu nasıl insanlıktır? Arif Nihat Asya üstadım derdi ki: “Bu bizim komünistlerimiz, soy sop bakımından, katiyyen Türk değillerdir. Aksine bunlar Türk’e ve İslâm’a düşman olan sütü bozuklar arasından çıkıyor. Rusya bizim dilimizin, dinimizin, vatanımızın, milletimizin... en büyük düşmanlarından biridir. Komünizm de kayıtsız şartsız Rus emperyalizmidir. Bir Türk kendi varlığına düşman olanlarla nasıl birlikte olur? Sor soruştur göreceksin, Türkiyemizde komünist oldukları halde, Türk kanı taşıyan, Türkçü olan bir tek komünist bulamazsın. Bizim komünistlerimiz Kürtçü olurlar, Rusçu, Çinci, Çingeneci... olurlar da katiyyen Türkçü olamazlar. Ve bizim komünistlerimiz çok aptal, çok ahmak kafalı insanlardır. Çağımızın yüzyıl gerisinde kalan küflenmiş çarpık kafalardır. Sanıyorlar ki, şu kadar gencimizi, şu kadar askerimizi, polisimizi öldürürlerse Türkiye komünizme kayacaktır. Aksine, bizim komünistlerimizin işledikleri alçakça cinayetler yüzünden milletimiz komünizmden daha çok nefret ediyor!..” Mücahid Danışman’ın şehit edilmesinden sonra Arif Nihat Asya’nın söylediklerini bir kere daha hatırladım. Bir genç komünistin kendisini iki defa linçten kurtaran polis teşkilatımıza mensup bir kişiyi öldürmesini çok iyi anlıyorum. Çünkü bu davranış komünist ahlaksızlığının gereklerindendir. Merak ettiğim husus şu: Acaba bu genç komünisti Türk’e düşman hâle getiren kan, hangi milletin soysuz kanıdır? |
29 Aralık 2012 Cumartesi
koministler
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yüksekten bakar ise Gönül yüksekte gezer, dem-be-dem yoldan azar, Dış yüzüne o sızar,içinde ne var ise...
Değerli yorumlarınız için çok teşekkürler...